Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Türkiye’nin deprem tehlike haritasının güncellenmesi için çalışmalar yürüttüklerini belirterek, bu kapsamda 22 üniversite, 100 araştırmacı ve 90 öğrencinin yürüttüğü çalışmalarla 2025 yılının sonuna kadar Türkiye’nin tüm aktif, diri fay hatlarının kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi.
Araştırma platformu kuruldu
TÜBİTAK yöneticiliğinde, Afet ve Acil Durum Yönetimi, Maden Tetkik ve Arama, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve 22 üniversite işbirliğiyle “Türkiye Deprem Tehlike Haritası”nı güncelleme çalışmaları kapsamında Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi Araştırma Platformu kuruldu.
Platform, söz konusu üniversitelerin ilgili birimlerinden 100 bilim insanı ile araştırmacı ve bursiyerlerden oluşan 90 kişilik ekip tarafından yaklaşık 10 aydır 19 ayrı noktada 128 diri fayda Türkiye Paleosismoloji Arastirmalari Projesi (P/SISMOTÜRK) kapsamında çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor.
Gece gündüz çalışılıyor
Mandal,6 Şubat 2023’te meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki depremlerin ilkinin yaşandığı Pazarcık’ta paleosismolojik araştırma gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, yaşanan felaketin acısını halen unutmadıklarını, bu bağlamda geleceğe yönelik bilim temelli çözümler oluşturmak için gece gündüz çalışmalar yürüttüklerini aktardı.Diri faylar veya fay segmentleri üzerinde paleosismoloji temelli yürütülen çalışmalarla “Türkiye Deprem Tehlike Haritası”nın güncelleneceğini anlatan Mandal,”2025 yılının sonuna kadar Türkiye’nin tüm aktif, diri fay hatlarının paleosismolojik haritalarını çıkarmış olacağız ve bu bütün kamuoyuyla paylaşılacak.” dedi.
Yeni bir fay
tespit edildi
Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Jeoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve AFAD Bilimsel Destek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir de proje kapsamında Narlı fayı üzerinde başlattıkları çalışmada şu ana kadar 2 hendek açtıklarını belirtti.Hendeklerde yapılan incelemede, 6 Şubat 2023’teki depremlerde Narlı fayının kırılmadığını, bunun yanında yeni bir fay hattının daha doğduğunu tespit ettiklerini anlatan Sözbilir, “Depremle birlikte fayın hareketinin nasıl olduğunu görebiliyoruz. Bu harekete baktığımızda buradaki hareketin Narlı fayının hareketiyle çok fazla uyuşmadığını saptamış durumdayız” dedi.