Sürdürülebilir Yatırım Sürdürülebilirlik konularında olduğu gibi, sürdürülebilir finans ve yatırımın da herkesçe kabul edilmiş, üzerinde uzlaşılan bir tanımı yoktur. Avrupa Birliği’ne göre sürdürülebilir finans, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın iklim ve çevresel hedeflerine ulaşmaya yardımcı olmak için çevresel baskıları azaltarak ekonomik büyümeyi destekleyen finansmandır. Aynı zamanda finansal sistemdeki ÇSY (çevresel, sosyal ve yönetişim) faktörlerinin yaratabileceği risklerin yönetimi ve şeffaflığını da içerir.
Finansal getiri odaklı
Sürdürülebilir yatırımın bir diğer yaklaşımı ise bu yatırımların yalnızca finansal getiriye odaklanmak yerine, çevreye ve topluma olan olumlu veya olumsuz etkilerini de dikkate alması gerektiğini savunur. Bu yaklaşıma göre yatırımcılar, sadece kâr elde etmekle kalmayıp, aynı zamanda dünyanın daha sürdürülebilir bir yer olmasına katkıda bulunmak istemektedir. Bireysel tercihlere odaklanan bu yaklaşım, bazı yatırımcıların yatırımlarının topluma veya çevreye olumlu etkisi olması durumunda daha az finansal getiriye razı olabileceklerini göstermektedir.15 Bazı akademik çalışmalarda, yanlış bir inanış olarak, bireysel yatırımcıların sürdürülebilir yatırımın geleneksel yatırımdan daha az finansal getiri sağladığını düşündüklerine yer verilmektedir.
Farklı metodolojiler var
Sürdürülebilirlik alanında devam eden farklı çalışmalar ve kullanılan metodolojiler çeşitlilik göstermektedir. Ancak, sürdürülebilirlik endekslerinde yer alan şirketlerin ve bu şirketlere yatırım yapan fonların uzun vadede diğerlerine göre daha az risk taşıdığı, fiyatlarının daha az dalgalandığı ve sürdürülebilirlik endekslerinin ana endekslere göre daha iyi performans gösterdiği gibi bulgular elde edilmiştir.
Amaçlara erişim için yeni yöntem
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına (SKA) ulaşabilmek için yüksek miktarda yatırıma ihtiyaç duyulmaktadır. Eğitimin yaygınlaşmasından kadınların iş hayatına katılımına, denizlerin korunmasından yenilenebilir enerji üretimine, toplum sağlığından cinsiyet eşitliğine ve sorumlu tüketimden temiz suya kadar, bu amaçlar çok farklı alanları kapsamaktadır. 2014’te, BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) Dünya Yatırım Raporu, gelişmekte olan ülkelerin bu hedeflere (o dönemki ismiyle Milenyum Kalkınma Hedeflerine) ulaşmak için yıllık 2,5 trilyon dolar ilave yatırıma ihtiyaçları olduğunu ortaya koymuştur. UNCTAD tarafından yapılan yeni bir inceleme, çıtayı çok daha yükseğe, 4 trilyon doların üzerine çıkarmıştır.
Uzun vadeli seçenekler
İklim kriziyle mücadeleye yönelik özel sektör yatırımlarının önünü açmak, uzun vadeli proje planlaması, engelleyici düzenlemelerin azaltılması, etkili risk paylaşım düzenlemeleri ve bazen de kamunun desteğini gerektirecektir. Sürdürülebilir yatırım ve sürdürülebilir finans bu aşamada devreye girmektedir.