Tüm bölgeler itibarıyla Türkiye deprem kuşağında yer alan bir konumda. Son olarak yaşanan İstanbul depremi ise İstanbul’da yaşayanları daha önceki depremlerde olduğu gibi farklı bölge arayışlarına sevk etti. Vatandaşlar yaşadıkları il ve ilçeleri sorgulamaya başlarken oturdukları konutların da ne derece sağlam olduğunu derinden düşünmeye başladılar. Hal böyle olunca konut satın almak veya başka bölgelere taşınmak tercihinde bulunanların sayısında da kayda değer bir artışın yaşanması dikkati çekti.
Vatandaş güvenli bölge arayışında
İstanbul özelinde bakıldığında Ekonomik Bakış dergisinin gayrimenkul sektör temsilcilerinden edindiği bilgiye göre, artık İstanbul merkezde oturanlar hangi ilçenin depreme karşı sağlam olduğu sorgulamasını sıkça yapmaya başladı. Büyükçekmece, Küçükçekmece, Avcılar ve Silivri başta olmak üzere sahile yakın konumda oturanların tercihi daha iç bölgelere yönelmek oldu. Bu durum aynı zamanda bu bölgedeki konut fiyatlarına yansıyor. Daha üst ve iç kısımlarda yaşanan yoğunluk da lokasyon olarak daire fiyatlarında yansıyor.
Hangi bölgeler öne çıkıyor?
Günümüzde, fiyatların çok yüksek olduğu gözde bölgelere yönelik talebin artık daha erişilebilir bölgelere kaydığı görülüyor. Bu bölgelerin başında da alan olarak İstanbul’un en büyük 3’üncü ilçesi olan ve şehir merkezine günü birlik ulaşıma imkan tanıyan Şile, Arnavutköy, Beykoz, Anadolu yakasının Karadeniz yönünde üst kesimlerinin ilgi odağı haline geldiği (gözlemlenebiliyor. Özellikle zemin bakımından sağlam lokasyonlar tercih ediliyor.
Farklı bölgelerde farklı beklentiler
Hal böyle olunca deprem kuşağının gerisinde olduğuna kanaat getirilen bölgelerde gerek satılık gerekse kiralık konut fiyatlarında yüksek artışlar yaşanıyor. Bunun yanısıra beş yıllık konut satış fiyat artışı metrekare bazında Türkiye genelinde yüzde 1194,6 olurken yazlık bölgelerin pek çoğunda değer artışı bu oranın üzerinde gerçekleşmiş durumda. 2020-2025 döneminde metrekare satış fiyatı değişiminde yüzde 1696’lık artışla İstanbul Şile ilk sırayı alırken, yüzde 1524’lük yükselişle Çanakkale ikinci sırayı, yüzde 1517’lik artışla Balıkesir Ayvalık üçüncü sırayı aldı.
Hangi kıstaslar aranmalı?
Özellikle son yıllarda yaşanan depremler, konut seçiminde depreme dayanıklı bina seçimini önemli bir kriter haline getirmiş durumda. Depreme dayanıklı bir bölgede ev satın almak, can ve mal güvenliğiniz için büyük önem taşıyor. Bu nedenle dikkat etmeniz gereken bazı önemli noktalar bulunuyor. Bunlardan bazıları şöyle: Bina yaşı: Mümkünse, 1999 depreminden önce yapılan ve deprem yönetmeliğine uygun binalardan kaçının. Yeni yapıları ya da henüz proje aşamasında olan konutları tercih edin. Zemin tipi: Zemin etüdü yaptırılmış ve zemini sağlam bir binayı tercih edin.Bina durumu: Binanın sağlamlığını kontrol ettirmek için bir uzmana danışın.Kolon ve kirişler: Kolonların ve kirişlerin sağlam olduğundan emin olun.Kat sayısı: Mümkünse, çok katlı binalardan kaçının ve yatay mimari le inşa edilmiş projeleri tercih edin.
Bölgeler ve fiyatlar uçuşa geçmiş durumda
Gaziantep merkezli depremlerin tetiklemesi ve son yaşanan 23 Nisan İstanbul depremi vatandaşları farklı bölge arayışına sevk etti, İstanbullular Edirne ve Tekirdağ gibi sağlam zeminlerde yer edinebilmek için bu bölgelerde ev ve arsa alabilmek için seferber olurken fiyatlar da fahiş şekilde artmıştı. Bu bölgelerde satılık ve kiralık daire fiyatları hemen hemen İstanbul fiyatları ile yatırır hale geldi. 1999 deprem öncesi yapılmış binalara ilgi azalırken yeni bina arayışı da fiyatlarda etkili oldu.
Bu bölgelere dikkat çekildi
İstanbul’da 23 Nisan’da meydana gelen deprem sonrasında kiralık ve satılık konut fiyatlarında yüzde 8-10 civarında artış yaşandı. Ertesi gün ve sonraki günlerde de suistimal eden ev sahibine 250 bin lira ceza yazılması dikkatlerden kaçmamıştı., İstanbul’da 1. derece deprem riski taşıyan ilçeler, fay hatlarına yakınlıkları ve zemin koşulları nedeniyle öne çıkıyor. İşte en riskli ilçeler: Avcılar: Küçükçekmece Gölü ve Marmara Denizi’ne yakın konumu, alüvyon zemin yapısı ve eski yapı stokuyla yüksek risk taşıyor. Özellikle Ambarlı ve Haramidere bölgeleri tehlikeli.Küçükçekmece: Menekşe, Kanarya ve Cumhuriyet mahalleleri, sıvılaşma riski yüksek zeminleriyle dikkat çekiyor.Bakırköy: Sahil şeridi ve Ataköy gibi bölgeler, dolgu zemin nedeniyle riskli. Beylikdüzü: Gürpınar’ın Pekmez ve Pınarkent mahalleleri, fay hattına yakınlık ve zemin yapısıyla tehlikeli.
İlçe bazında risk tablosu
Zeytinburnu: Eski yapıların yoğunluğu ve fay hattına yakınlığıyla en riskli ilçelerden.Fatih: Tarihi Yarımada’nın eski yapı stoku, depremde ciddi hasar görebilir. Cankurtaran, Süleymaniye ve Edirnekapı gibi bölgeler yüksek risk altında.Bahçelievler ve Güngören: Zemin yapısı ve eski binalar nedeniyle riskli bölgeler arasında.Kadıköy (Anadolu Yakası): Özellikle Fikirtepe gibi yüksek katlı yapıların zeminle uyumsuz olduğu bölgeler riskli.Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla: Sahil şeritleri sıvılaşma riski taşıyor, ancak iç kesimler daha güvenli.Üsküdar, Ümraniye, Ataşehir, Sultanbeyli, Sancaktepe: Fay hattına yakınlık ve zemin yapısı nedeniyle riskli.Adalar: Fay hattına yakınlığı ve eski yapı stokuyla yüksek risk grubunda.
