Halkbank, 86. yılının ilk yarısına dair finansal sonuçlarını açıkladı. Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, yaptığı açıklamada, değer odaklı finansman modelleriyle müşteri portföyünü büyütmeye devam eden Halkbank’ın, 2024’ün ilk yarısında 1,2 trilyon TL’ye ulaşan ticari nitelikli kredilerinin yüzde 55’ini Türkiye ekonomisinin itici gücü olan KOBİ’lere tahsis ettiğini belirtti.
Aktif büyüklüğünü artırdı
Banka 2024 yılının ilk yarısında, aktif büyüklüğünü yüzde 18,9 artırarak 2,6 trilyon TL’ye yükseltirken, nakdi kredilerini ise yüzde 7,6 artırarak 1,4 trilyon TL’ye ulaştırdı. Halkbank’ın 2024 yılının ilk yarısında toplam kredileri yüzde 11 oranında artarak 2,1 trilyon TL’ye ulaştı. Bankanın mevduatı, 2024 yılının ilk yarısında yüzde 15,4 artarak 2,2 trilyon TL’ye, öz kaynakları ise yüzde 6 oranında artış göstererek 136 milyar TL’ye ulaştı.
KOBİ’lere güçlü finansal destek
Arslan, “2024 yılının ilk yarısında KOBİ kredilerinde yüzde 7,2 büyüyerek sektörde KOBİ kredileri pazar payındaki liderliğimizi sürdürdük. İkinci çeyrekte KOBİ kredilerinin bireysel krediler hariç nakdi krediler bakiyesi içindeki payını yüzde 55’e taşıdık. Esnaf ve sanatkârın ekonomik gücünü artıran yenilikçi finansal çözümler ve kredi destekleri ile ülkemizin üretkenliğine ve ticari hayatına değer katan öncü Banka olarak, esnaf kredi kullandırım tutarımızı bu yılın ilk yarısında 61 milyar TL’ye ulaştırdık” dedi.
Girişimcilik ekosistemine özel ürün ve hizmetler
2021 yılından bu yana girişimcilik ekosistemini ihtiyaca yönelik özel ürünlerle destekleyen Halkbank, günümüze kadar 228 bin kadın girişimciye 68 milyar TL, her yaştan ve eğitim düzeyinden 164 bin girişimciye de 26 milyar TL destek sağladı.
2024’te ekonomik istikrar
Orta Vadeli Program ve 12. Kalkınma Planı’nın, değişen koşullara hızlı refleks vererek ülkemizin krizlere karşı dayanıklılığını artırdığını belirtenArslan, şunları söyledi:“Mali disipline, yapısal dönüşüme ve dezenflasyona odaklanan ekonomi politikalarının sonuçlarını almaya başladığımızı gururla söyleyebiliriz. Son dönemde uluslararası derecelendirme kuruluşlarının kredi notumuzu yükseltmesi ve Kredi Risk Primi CDS’in son 4 yılın en düşük seviyesine gerilemesi ile birlikte uluslararası yatırımcıların ülkemize yönelik güveninin arttığı görülmektedir.”