Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Erzurum’da Recep Tayyip Erdoğan Fuar Merkezi bitişiğindeki yeni miting alanında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla düzenlenen, Gürcükapı Kentsel Dönüşüm Projesi, İspir-Rize İl Sınırı Yolu ve Çat Afet Konutları ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış töreninde konuştu.Kirişci, törende, gelecek yıl yeni bir yüzyıla başlanacağını, bunun “Türkiye Yüzyılı” olduğunu söyledi.
Üretim olmazsa olmaz
Üretimin öneminden bahseden Kirişci, “Üretimde tarım, bir numaralı sektör olduğunu bütün dünyada, Türkiye’de ve Erzurum’da da gösterdi mi. Bunu kim üretti, sizler Erzurumlu kardeşlerim. Erzurumlu Emrah’ın, Alvarlı Efe’nin, İbrahim Hakkı’nın, ecdadın bu şehre kazandırdıklarını Allah’ın izniyle yeni yüzyılda, Türkiye Yüzyılı’nda burada bulunan gençler, Erzurumlu kardeşlerim ziyadesiyle gösterecekler.” dedi.
Tahılda lider diplomasisi
Tahıl koridoruna değinen Bakan Kirişci, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanımız izlemiş olduğu lider diplomasisiyle, bütün dünya ‘acaba biz gıda kriziyle karşı karşıya kalacak mıyız’ derken, dünyada Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletleri de yanımıza alarak bir masanın etrafında tamamını toplamış oldu. Bu lider diplomasisi sayesinde tahıl koridoru denilen yine tarıma ve gıdaya işaret eden bir koridor açıldı. Hamdolsun bu koridor sayesinde bütün dünya bir nefes aldı. İşte böyle bir lideri 2023 yılında inşallah yeniden seçmeye Erzurum hazır mı?”
Yerel yönetimle ortak hareket
Kirişci, Beykoz 2022 Kent Tarımı Sempozyumu’nun açılışında yaptığı konuşmada ise merkezi yönetim olarak attıkları adımların, mutlaka yerel yönetimlerle de tahkim edilmesi, desteklenmesi ve birlikte çalışılmasının zaruri olduğunu, bu alanlardan birinin kent tarımı olduğunu belirtti.Kirişci, meslek mensupları olarak bunun farkında olduklarını, tarım sektörünün son derece stratejik, kıymetli, vazgeçilmez bir sektör ve bu sektöre sahip çıkmak zorunda olduklarını söyledi.
Kentsel tarım için adımlar atılıyor
Kent tarımını önemsediklerini vurgulayan Kirişci, “Çevreye duyarlılık adına uygulanması gereken uygulamanın adı kent tarımıdır. Ama çok daha önemlisi biz bugün İstanbul’a Türkiye’nin dört bir yanından gelip burayı kendimize yurt edinmek zorunda kalmışsak doğduğumuz yerde doyurulmadığımız için, doyurulmayacağımızı düşündüğümüz, daha iyi bir gelecek için buralara geldik ama biz bu kent tarımıyla insanları doğduğu yerde doyurmak adına önemli bir iş yapmış, önemli bir maliyet kalemini, lojistik giderlerini aşağı çekmiş olacağız.” dedi.